CES 2025, yapay zekâ destekli sağlık teknolojilerinin adeta sahneye çıktığı bir etkinlik olarak dikkat çekiyor. Etkinlikte tanıtılan pek çok ürün arasında, Movano’nun geliştirdiği EvieAI isimli sohbet robotu, sağlığa odaklanması ve yalnızca tıbbi kaynaklardan bilgi almasıyla öne çıkıyor. Günümüzde yapay zekâ tabanlı çözümler, sıkça yanlış bilgi yayma potansiyeli nedeniyle eleştiriliyor. Sağlık gibi yüksek hassasiyet gerektiren bir alanda ise doğruluk, belki de en kritik unsurların başında geliyor. İşte tam da bu noktada, Movano’nun EvieAI çözümü, geleneksel yapay zekâ asistanlarından farklı bir yol izleyerek yalnızca hakemli tıbbi dergilere dayalı bir bilgi kaynağı sunuyor.
EvieAI, diğer popüler yapay zekâ çözümleriyle kıyaslandığında farklı bir eğitime sahip. Movano CEO’su John Mastrototaro’nun açıklamasına göre, EvieAI’nin dil modeli, 100.000’in üzerinde tıbbi dergiyle eğitilmiş durumda. Bu veriler, alanında uzman doktorlar tarafından yazılmış ve tıbbi danışma kurulları tarafından onaylanmış içeriklerden oluşuyor. EvieAI, ChatGPT gibi geniş veri havuzlarına erişmek yerine yalnızca bu sınırlı ve güvenilir kaynaklara dayanıyor. Böylelikle, yanlış bilgi riski minimuma indiriliyor. Buna ek olarak, sohbet robotunun yanıtları, Harvard, UCLA ve Mayo Clinic gibi prestijli kuruluşların verileriyle çapraz kontrol ediliyor.
EvieAI’ın çalışma prensipleri
EvieAI’nin en önemli özelliklerinden biri, yalnızca tıbbi verilere dayalı olarak yanıt vermesi. Diğer bir deyişle, sohbet robotu eğitiminin ardından yalnızca tıbbi verilerden oluşan bir “çit” içinde çalışıyor. Örneğin, kullanıcıların sorduğu sorular, bu verilerle uyumlu değilse, EvieAI yanıt vermekten kaçınıyor. Bu yaklaşım, diğer yapay zekâ çözümlerinden farklı olarak, yalnızca doğru bilgi sağlamayı hedefliyor. Mastrototaro’ya göre, EvieAI’nin doğruluk oranı %99 gibi oldukça yüksek bir seviyede. Ancak, bu iddialar henüz bağımsız kaynaklar tarafından doğrulanabilmiş değil.
EvieAI, kullanıcılara sağlıklı yaşam ve wellness konularında rehberlik etmeyi amaçlıyor. Bununla birlikte, teşhis veya tedavi önerileri sunmaktan özellikle kaçınıyor. Örneğin, diyabetle ilgili bir soruya yanıt verirken, belirtiler hakkında bilgi toplayarak kullanıcının doğru bir şekilde yönlendirilmesini sağlıyor. Ancak, acil bir durum söz konusu olduğunda, kullanıcıları en yakın acil servise yönlendiren bir sistem devreye giriyor. Bu özellik, EvieAI’nin hem rehberlik hem de güvenlik sağlama konularında iddialı olduğunu gösteriyor.
Sağlık ve tıp alanında bilgi sürekli olarak değişiyor ve yenileniyor. EvieAI’nin dil modeli de bu durumu göz önünde bulundurarak düzenli olarak güncelleniyor. Her ay, yeni onaylı tıbbi makaleler ve bilimsel gelişmeler dil modeline ekleniyor. Bu sayede, kullanıcıların en güncel bilgilerle yönlendirilmesi hedefleniyor. Bununla birlikte, sohbet robotu herhangi bir teşhis koymaktan ya da tedavi önermekten kesinlikle kaçınıyor. Daha ziyade, kullanıcıların doğru soruları sormalarına ve doktor ziyaretlerine hazırlıklı gitmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.
EvieAI’nin sağladığı hizmetler yalnızca bilgi doğruluğuyla sınırlı değil. Gizlilik ve veri güvenliği konusunda da belirgin bir hassasiyet gösteriliyor. Movano, sohbet robotunda endüstri standartlarına uygun şifreleme yöntemleri kullandığını ve kullanıcı verilerinin anonimleştirildiğini belirtiyor. Üstelik, sohbet geçmişi belirli aralıklarla siliniyor ve veriler herhangi bir reklam ya da ticari amaçla kullanılmıyor.
Movano’nun EvieAI çözümü, yapay zekânın sağlık alanında nasıl bir dönüştürücü güç olabileceğini gözler önüne seriyor. Bununla birlikte, bu tür bir teknolojinin başarısı, yalnızca doğruluk değil, aynı zamanda kullanıcı güvenliği ve gizliliğini sağlama konularındaki hassasiyete de bağlı. EvieAI, CES 2025’te beta sürümüyle Evie Ring kullanıcılarına sunulmaya başlanacak. Şirket, kullanıcı geri bildirimlerine göre sistemi geliştirmeye devam edeceğini ifade ediyor.
Sonuç olarak, EvieAI’nin hem teknoloji dünyası hem de sağlık sektörü için önemli bir adım olduğu söylenebilir. Ancak, yapay zekânın bu yeni formunun gerçekten başarılı olup olmayacağı, yalnızca zamanla ve kullanıcı deneyimleriyle anlaşılabilecek bir konu. Sağlık teknolojilerindeki bu yenilik, dikkatle izlenmesi gereken bir dönemin başlangıcını temsil ediyor.
Bir yanıt yazın