Apple’ın iPhone 16 serisinin performansına dair ilk benchmark sonuçları ortaya çıkmaya başladı. Geçtiğimiz hafta paylaşılan Geekbench sonuçları, özellikle çoklu çekirdek performansında beklentilerin altında kalsa da, yeni testler A18 Pro işlemcisinin gücünü daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu gelişme, Apple’ın 9 Eylül’deki lansmanında A18 çiplerinin sunduğu performans artışına yönelik iddialarını da destekliyor.
Apple, A18 Pro işlemcisini iPhone 16 Pro modellerinde kullanıyor. Bu çip, Apple’ın ikinci nesil 3nm üretim teknolojisine dayanıyor ve önceki nesillere göre önemli bir performans artışı sunuyor. Tek çekirdek testlerinde 3429 puan, çoklu çekirdek testlerinde ise 8790 puan elde eden A18 Pro, iPhone 15 Pro’nun A17 Pro işlemcisinden yaklaşık %15-20 oranında daha hızlı. Bu artış, A16 Bionic işlemcisine sahip iPhone 15 ile kıyaslandığında ise %30-35 civarında bir fark anlamına geliyor. Bu performans artışı, özellikle yoğun işlemci gücü gerektiren uygulamalar ve oyunlar için dikkat çekici bir gelişme olarak görülüyor.
A18 Pro’nun M1 çipi ile karşılaştırılması
Daha ilginç olan ise A18 Pro’nun, Apple’ın ilk nesil M1 çipi ile karşılaştırılabilir bir performansa ulaşmış olması. M1, Apple’ın Mac ve iPad modelleri için geliştirdiği bir işlemci olarak piyasaya sürülmüştü ve o dönemde performansıyla büyük beğeni topladı. Ancak, A18 Pro’nun Geekbench sonuçları, bu çipin bazı alanlarda M1’i bile geride bıraktığını gösteriyor. Örneğin, M1 çipinin çoklu çekirdek performansı ortalama olarak 8351 puan civarında kalırken, A18 Pro 8790 puanla %5 daha hızlı bir sonuç ortaya koyuyor. Bu durum, mobil cihazlarda artık masaüstü düzeyinde işlem gücüne yaklaşıldığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Elbette bu benchmark sonuçlarının, gerçek dünya kullanım senaryolarını tam anlamıyla yansıtmadığı unutulmamalı. Ancak bu sonuçlar, Apple’ın mobil işlemci teknolojisinde katettiği mesafeyi gözler önüne seriyor. Özellikle A18 Pro’nun güçlü GPU çekirdekleri ve USB 3 kontrolcüsü gibi ek özellikleri, iPhone 16 Pro’nun grafik işleme ve veri aktarımı konularında daha hızlı performans sunmasını sağlıyor.
Apple’ın iPhone 16 serisi, yalnızca işlemci gücü ile değil, aynı zamanda donanım entegrasyonu ile de dikkat çekiyor. Özellikle A18 Pro’nun sağladığı yüksek performans, cihazın RAM kapasitesi ve Apple ekosistemine uyumu ile birleştiğinde, mobil cihazlardan beklentileri daha da yukarıya çekiyor. Bazı teknoloji uzmanları, iPhone’un bu donanım gücüyle gelecekte harici bir ekrana bağlanarak bir masaüstü bilgisayar gibi kullanılabileceği fikrini tartışıyor. Bu senaryo, iPhone’u yalnızca bir akıllı telefon değil, taşınabilir bir bilgisayar haline getirebilir. Özellikle Samsung’un DeX platformu gibi çözümlerle karşılaştırıldığında, Apple’ın ekosistem içi entegrasyonu ve yazılım optimizasyonları sayesinde bu tarz bir kullanımın daha verimli olabileceği düşünülüyor.
Ancak şu an için iPhone 16’nın bu gücünü tam anlamıyla kullanabilen bir özellik bulunmuyor. Örneğin, bir USB-C monitöre bağlandığında tam anlamıyla masaüstü deneyimi sunan bir mod henüz mevcut değil. Apple, gelecekte Stage Manager gibi özellikleri iPhone’a entegre ederek cihazın çok daha geniş kullanım alanlarına hitap etmesini sağlayabilir. Bu, kullanıcıların iPhone’u harici klavye ve fare ile kullanarak verimliliklerini artırmalarına olanak tanıyabilir.
Bir yanıt yazın