Yapay zekanın etkili bir şekilde gelişmesi ve uygulanabilmesi, sadece teknolojik ilerlemelere değil, aynı zamanda bu teknolojilerin doğru bir şekilde yönlendirilmesine, kullanılmasına ve toplumsal faydaya dönüştürülmesine bağlıdır. Yapay zekanın gelişmiş olduğu ülkeler incelendiğinde çok paydaşlı ve çok kapsamlı ekosistemler oluşturulduğunu ve iş birliği yöntemlerinin çeşitlendirildiğini görüyoruz. İşte bu noktada Türkiye’nin yapay zeka ile ilgili rekabet edilebilirliğini sağlayacak en önemli noktalardan biri güçlü bir yapay zeka ekosistemi oluşturmasında yatıyor. Etkileşimli ve kapsamlı bir ekosistem ile küresel arenada daha güçlü bir oyuncu haline gelebiliriz.
Tek başına bir girişim ya da kurumun, YZ’nin karmaşık altyapısını inşa etmesi veya ilerletmesi mümkün değildir. Üniversiteler araştırma yapar, şirketler bu araştırmaları ürünlere dönüştürür, kamu kurumları düzenleyici çerçeve sağlar, sivil toplum kuruluşları ise etik ve sosyal boyutları ele alır. Bu aktörlerin uyum içinde çalışması, tüm paydaşların bilgi, veri ve kaynaklardan ortak fayda sağlamasını mümkün kılar.
YZ teknolojilerinin gelişmesi, yalnızca bir ülkenin rekabet gücünü artırmakla kalmaz; aynı zamanda tüm sektörlerde yenilikçi çözümler ortaya çıkarır. Ancak bu, özel sektör, girişimler ve akademik dünyanın iş birliği ile mümkün olabilir. Ekosistemin parçaları birbirini tamamladığında, yeni fikirler ve teknolojiler çok daha hızlı bir şekilde hayata geçer.
Ekosistem, yalnızca büyük teknoloji firmalarına değil, aynı zamanda küçük girişimlere, yerel oyunculara da yer açarak kapsayıcı bir yapıyı destekler. Bu durum, YZ’nin geniş bir toplum kesimi tarafından kullanılmasını ve fayda sağlamasını mümkün kılar.
Yapay zeka disiplinler arası bir alan olarak hem teknolojik hem de sektörel çeşitliliği ile farklı roller üstlenen aktörlerin bir araya getirebilmelidir. Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi olarak, bu büyük dönüşümün bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz. Ekosistemin gelişimini ölçmek ve daha yakından gözlemleyebilmek adına 2023 yılında ilk kez yayınladığımız TRAI Yapay Zeka Paydaş Haritası, Türkiye’nin yapay zeka potansiyelini ortaya koyan önemli bir kaynak haline geldi. Bu harita, yalnızca ekosistemin bir fotoğrafını çekmekle kalmıyor; aynı zamanda iş birliği fırsatlarını artırmayı ve yeni paydaşların katılımını teşvik etmeyi hedefliyor.
2024 versiyonu itibarıyla TRAI Paydaş Haritası, Türkiye’nin yapay zeka ekosistemini oluşturan 273 paydaşı bir araya getiriyor. Bu paydaşlar, farklı kategorilerde uzmanlık ve iş birliği ağı sunuyor:
· 31 araştırma merkezi, yapay zekanın bilimsel temellerini sağlamlaştırıyor.
· 8 lisans bölümü ve 26 yüksek lisans programı, geleceğin uzmanlarını yetiştiriyor.
· 25 scaleup şirketi, yerel başarılarını global sahneye taşıyor.
· 66 özel sektör şirketi, yapay zekayı iş süreçlerine entegre ederek yenilikçi çözümler üretiyor.
· 64 yatırımcı ağı ve girişim sermayesi fonu, girişimcilere cesur adımlar atma imkânı sunuyor.
· 43 teknoloji sağlayıcısı, bu dönüşümün altyapısını oluşturuyor.
· 6 sivil toplum kuruluşu ve 4 kamu kurumu, ekosistemin sosyal ve politik bağlamını güçlendiriyor.
Bu haritayı belirli aralıklarla güncelleyerek, ekosistemin gelişimini birlikte gözlemlemeyi ve yeni iş birliği fırsatları yaratmayı hedefliyoruz. Her yeni paydaş her yeni iş birliği, ekosistemi daha güçlü hale getiriyor.
Siz de bu hikâyenin bir parçası olmak ve Türkiye’nin yapay zeka ekosistemine katkı sağlamak istiyorsanız, web sitemiz üzerinden bize katılabilir, bu büyüyen ağın içinde yer alabilirsiniz.
Haritanın büyük hali için tıklayınız.
Bir yanıt yazın