Yapay zeka alanında faaliyet gösteren ve dünya üzerindeki en üst düzey algoritmaları geliştiren teknoloji devi şirketler bir süredir nükleer enerji santralleri ile ilgileniyor. Microsoft, Amazon ve Google başta olmak üzere yapay zeka modelleri geliştiren bu şirketler, yeni modellerin geliştirilmesi için ihtiyaç duyulan enerjinin büyük bir bölümünü bu santrallerden karşılamayı planlıyor.
Yapay Zeka teknolojilerinin geldiği nokta, bu sistemlerin her geçen gün daha fazla enerjiye ihtiyaç duymasına neden olduğu gibi; algoritmaları besleyen veri merkezlerinin tükettiği enerji de gün geçtikte artıyor. Yapay zeka çalışmalarının gerektirdiği enerji ihtiyacını karşılamak amacıyla dünyanın en önemli teknoloji şirketlerinden biri olan Microsoft, Constellation Energy isimli şirketle yaptığı anlaşma ile Amerika’nın Pensilvanya eyaletinde bulunan ve uzun süredir faaliyetlerini durdurmuş olan Three Mile Island Nükleer Santarali’ni yeniden faaliyete geçirmek için çalışmalara başladı. 1979 yılında yaşanan ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarihindeki en büyük nükleer felaket olan Three Mile Island nükleer kazasının merkezinde bulunan santralin büyük bir bölümü, uzun süredir çalışmamaktaydı. Microsoft’un yeniden hayata geçireceği santralde üretilen enerjinin tamamının şirketin yapay zeka çalışmalarına ayrılması bekleniyor.
Microsoft’un bu hamlesinden sonra diğer teknoloji devleri de nükleer enerji kullanımına yönelmek adına adımlar atmaya başladı. Amazon, hem yapay zeka çalışmalarını hızlandırma hem de karbon emisyonunu azaltma hedefleri kapsamında küçük boyutlarda yeni modüler nükleer reaktörler inşa etmeye başlayacağını duyurdu. Bir başka teknoloji devi Google ise Kairos Power isimli bir şirketle yaptığı anlaşma ile, 2035’e kadar birçok yeni nükleer reaktörü kullanıma sokmayı hedeflediklerini açıkladı. Tüm bunlarla beraber, ABD’de kapalı halde bulunan birçok nükleer santralin yeniden restore edilerek faaliyete geçirilmesi ve bu santrallerde üretilen elektriğin büyük bir bölümünün yapay zeka çalışmalarında kullanılması bekleniyor.
Uluslararası Atom Enerji Kurumu’na (IAE) göre teknoloji şirketlerinin nükleer enerjiye olan bu yönelişi, nükleer enerji santrallerinin geçmişe yıllara göre daha da ticarileşmesi anlamına geliyor. Nitekim IAE, yapay zekanın gelişim hızının ve karbon emisyonunun azaltılması hedefinin, nükleer enerjiyi yapay zekâ gelişimi adına kullanılabilecek en makul enerji kaynağı haline getirdiğini belirtiyor. Kısacası, yapay zeka modelleri geliştirmek adına gereken enerji ihtiyacı, nükleer enerji konusunda yeni bir çağın kapımızda olduğunu bizlere gösteriyor.
*Bu yazı Fırat Çetiner tarafından hazırlanmıştır.
Bir yanıt yazın